MAHREMİYET

Çocuklar, cinsel kimliklerini yaşamın ilk yıllarında kazanmaya başlarlar. Çocuğun ilk cinsel duygusu yıkama ve altının değiştirilmesi sırasında ortaya çıkmaya başlar. Erkek çocukları 8.ay kız çocukları ise 10-12.ay itibariyle genital organlarını   keşfederler Annenin ve babanın çocuklarının cinsiyeti ile ilgili beklentisi, çocuğa karşı sergilenen tutum ve davranışlar, cinsel kimlik gelişiminde önemli rol oynayan faktörlerdendir. Uygun bir cinsel kimliğin gelişebilmesi için uygun bir biyolojik gelişim gereklidir, ancak yeterli değildir. Cinsel kimliğin gelişmesinde yaşamın ilk yıllarındaki deneyimlerin etkisi büyüktür. Merak çocuk için olağan bir süreçtir. Bu merakın en doğru ve dolaysız şekilde giderilmesi çocuğun gelişiminde çok önemlidir. Çocuğunuzla güven duygusuna dayalı bir ilişki kurun. Çocuğunuza verilecek cinsel eğitimde sabırlı ve hoşgörülü olmak, endişeye kapılmamak onun seviyesine inmek, olası değişik söz ve davranışlar karşısında rahat olup anlamaya ve dinlemeye çalışmak güven duygusunu pekiştirecektir.

3–6 yaş döneminde çocuk dokunma yoluyla kendisini ve cinsel organlarını tanımaya başlar. Üç yaşına doğru, çocuklar kız-erkek ayrılığını sezip incelemeye koyulurlar.

4–5 yaşına gelen çocuk, kız ve erkeğin beden farklılıklarını iyice anlar. Cinselliği yavaş yavaş keşfetme çabası içinde olan çocuklar birbirlerinin cinsel organlarını merak ederler. Çocuğun cinsel organlarını tanımaya çalışması zaman zaman büyükleri rahatsız eder. Çocuğa karışarak "dokunma", "ellersen kötü olur", erkek çocuklarda ise "keserler, kopar, çürür" gibi yanlış yaklaşımlar çocuklarda korku, endişe ve utanma duyguları yaratabilir. Bu nedenle bu gibi ifadelerden kaçınılmalıdır.

4–6 yaşları, çocuğun kendi cinsiyetine özgü davranışlarının pekiştiği yıllardır. Cinsiyete ilişkin roller sergilenmeye başlanır. Çocuk oyunlarında anne, baba vb. roller benimser. Bir anlamda cinsel kimliğe sahip çıkma başlar. Renk seçimi, kıyafet seçimi gibi konularda erkeğe veya kıza özgü tercihler gözlenir.

Bedeninin çıplaklığına ilişkin utanma duygusu kızlarda 4–6 yaşlarında, erkeklerde ise 5–8 yaşları arasında görülmeye başlar ve cinsel role sahip çıkmanın bir diğer önemli göstergesidir. Bu yaşlarda artık doğum, cinsellik vb. konularda merak ve sorular başlar.

İlkokul yıllarının başlaması ile birlikte artık cinsellikle ilgili konularda bir sessizlik hâkim olur. Yani çocuğun bedeni ile ilgili uğraşları en aza iner. Bu dönemde cinsel gelişimde çevrenin ağırlığı iyice artar. Erkek ya da kız çocuk, kimliğini artık yaşıtlarının arasında sınamaktadır.

 

Çocuklara Mahremiyet Nasıl Anlatılmalıdır?

Mahremiyet eğitimi cinsel bilgilerin yanı sıra daha ziyade kendisinin ve başkalarının özelinin/özel alanının farkına varması, sosyal hayatın içinde kendi özel alanını koruması, diğer insanların özeline saygı duyması, kendisi ile çevresi arasında sağlıklı sınırlar koyması gibi bilgileri içerir.

Okul öncesi dönemde, çocuğun kendi fiziksel özelliklerini, karşı cins ile olan farklılıklarını, bedensel sınırları, iyi ve kötü dokunuşları öğretmek amaçlanır. Bunları öğretmek için en uygun zaman çocuktan cinsellik ile ilgili sorular gelmeye başladığı zamandır. Sorular genellikler ‘’Ben nereden geldim?’’ ya da bir kardeş bekleniyorsa ‘’Kardeşim nasıl oldu?’’ gibi sorulardır. Bu tarz sorularda karıncaları, leylekleri örneklendirerek yanıt vermek doğru olmayacaktır. Burada önemli olan çocuğun merakını giderecek düzeyde yanıtlar vermektir. Ancak çocuğun soru sormaması merak etmediği anlamına gelmez yalnızca konuşmak için uygun fırsatlar yaratılmamıştır.

Mahremiyet kavramı öğretilirken suçluluk duymasını sağlayacak ‘’ayıp’’ kelimesinden uzak durulmalıdır. Çocuğa model olmak, mahremiyeti örnekler ile kavramasını sağlamaktır. Çocuğun bir başkasının göğsünü ellemesi, kendi ya da karşı cins arkadaşının cinsel organına bakması tamamen merak içeriklidir.

      Banyonun ve yatak odasının özel alanlarımız olduğunu kapıların kapatılması gerektiğini ve içeri girmek istendiğinde kapıların çalınması, yanıt için beklenmesi gerektiği öğretilmelidir. Davranışın kalıcılığını sağlamak için ebeveynlerin de çocukların özel alanlarına girerken aynı davranışta bulunmaları gerekmektedir.


• Öpülmekten hoşlanmayan bir çocuğu öpmek ya da ona sormadan davranışı sergilemek özel alanını ihlal etmektir.


• Çocuğa bedeninin kendisine ait olduğu ve bedeni ile ilgili konularda karar vereceği küçük yaşlarda öğretilmelidir.


• Çocukla birlikte banyo yapılmasının veya tuvalet ihtiyacının giderilmesinin bırakmak için en uygun zaman çocuğun çıplaklığa aşırı ilgi duyduğu zamandır. (Genel olarak 2 yaşından itibaren karşı cinsten çocukların yanında çıplak olmamaya özen gösterdiğinde, çocuk kişisel gizliliği öğrenir ve sosyal durumlarda yapılabilecek-yapılamayacaklar hakkında bilgi sahibi olur.)


• Çocuklarda cinsel gelişim başladığı andan itibaren ‘iç çamaşırı kuralı’ devreye girmelidir.Ayrıca Küçük yaştan itibaren çocukları başkalarının yanında soyup giydirmemek, altını değiştirirken bile başka bir odaya götürmek, çocuğun mahremiyetine saygıyı gösterir. “Daha küçük” deyip çocuğu iç çamaşırına kadar başkalarının önünde soyup giydirmek doğru değildir.


• Bedenin özel bölgeleri çocuğa 2 yaşından itibaren  açıklanmalıdır.(Dudaklar ,göğüs bölgesi iki bacak arasıdaki bölge ve kalça ) Bu özel bölgelere anne-baba, doktor ve öğretmeninden başkasının dokunmaması ve görmemesi gerektiği anlatılmalıdır, onun da aynı şekilde başka arkadaşlarının izni olmadan bedenlerine dokunmaması söylenmelidir.


• Cinsel organlar, çocuk sorduğunda anne-baba üzerinden değil, çocuğun kendi cinsel organları ya da kitaplar üzerinden öğretilmelidir. Bu biçimde hareket edilirse çocuk, kendi mahrem alanını korumayı, başkalarının da mahrem alanlarına dokunmamayı ve bakmamayı öğrenecektir.
 


• Hoşlanmadığı bir dokunuşta / öpüşte ‘’HAYIR’’ istemiyorum demesi öğretilmelidir.


• Çocukların iyi sır-kötü sır kavramını öğrenmeleri sağlanmalıdır. İyi sırların mutluluk veren sürprizler; kötü sırların mutsuz eden, rahatsızlık veren davranışlar olduğu açıklanmalıdır.


• Çocukların tanımadıkları yetişkinler tarafından öpülmesi, kucaklanması konusunda zorlama yapılmamalıdır.

ANNE BABA YAKLAŞIMLARI


• Baskıcı bir yaklaşım sergileyen ebeveynlerde; çocuk küçük yaşta cinsel organını ellemesi, keşfetmesi sonucunda anne ya da babanın ‘’cıs ellenmez, elini hemen çek’’ gibi cümleler kullanması çocukta olumsuz davranış tutumlarına yol açar.


• Kışkırtıcı bir yaklaşım sergileyen ebeveynlerde; çocukları severken ilgi ve aşırı sevgi dolu kelimeler kullanıldığı takdirde çocuk, ben merkezli bir yapıya sahip olur.


• Doğal yaklaşım sergileyen ebeveynlerde; çocuklar cinsel organını keşfettiğinde tepki almayınca çocuk hem bu davranışı bırakır hem de rahat bir ortam oluşmuş olur. En ideal bir yaklaşım yöntemidir.

ANNE BABALARA ÖNERİLER


• Çocuklara cinsellik anlatılırken sadece bedensel bir durum gibi anlatılmamalı. ‘’Sevgi’’ kelimesi de dahil edilmelidir.


• Çocuğa anne-babanın özel bölgelerine dokunması konusunda izin verilmemelidir.


• Çocuklar dudaktan öpülmemelidir. (Cinselliği çağrıştırdığı için çocuğun kafasının karışmasına ve gelişimini olumsuz etkilemesine neden olabilir, anne babası tarafından dudağından öpülen çocuk, başkasının da kendisini dudaktan öpmesinde bir sakınca görmeyebilir.)


• Çocuklar yaşıtları ile cinsel içerikli oyunlar oynadığında tedirgin olunmamalıdır, bu yalnızca meraktan kaynaklanan bir oyundur.


• Çocuklar soru sorduğunda tam olarak neyi kastettiği iyice anlaşılmalıdır. Sorusu mutlaka yanıtlanmalı ancak gelişim seviyesine uygun kısa ve net cümleler olmalıdır.


• Soru sorduğunda sorular geçiştirilmemeli, sorduğu sorudan dolayı yargılanmamalı ya da ‘’Aaa bu çok ayıp, sonra öğrenirsin’’ gibi cümleler kullanılmamalıdır. Unutmayın ki merak ettiği soruların yanıtlarını anne ve babalardan öğrenemezse güvenilir olmayan kaynaklardan öğrenmeye çalışacaktır.


• Çocuk soru sorduğunda ebeveynlerin cevap vermeden önce biraz konuşması sağlanmalıdır. ‘’Sen ne düşünüyorsun?’’ diye sormak ne bildiğini öğrenmek için iyi bir fırsattır.


• Anne baba cevabı biliyor ancak nasıl açıklayacağı konusunda tereddüt ediyorsa, dürüstçe ‘’Anlayabileceğin şekilde yanıt vermek için biraz düşünmek istiyorum. Bu konuyu yarın seninle tekrar konuşalım.’’ demeli ve çocuğun sorusunu en kısa zamanda cevaplamalıdır.


• Resimli kitaplardan yararlanılabilirsiniz.


• Mahremiyet eğitiminde kız çocuklara anne, erkek çocuklara baba tarafından verilmesi düşüncesi doğru değildir. Çocuk kime soru soruyorsa o ebeveynin yanıtlaması gerekir.


•  Bir kız çocuğu bir erkeğin cinsel organını gördüğünde kendininkinden neden farklı ya da eksik olduğunu sorabilir. Bu tarz sorular ile karşılaşıldığında ebeveynlerin çocuklarına  ‘’sen kız olarak o da erkek olarak doğdunuz ve senin de onun da hiçbir eksiğiniz yok.‘’ demesi yeterlidir.


• ‘’Ben nasıl dünyaya geldim?’’ sorusu ile karşılaştığınızda bebekler için annelerin karınlarında özel bir yer vardır, her bebek bu özel yerde bir süre durur ve dünyaya gelmek için hazırlanır gibi yanıtlar verilebilir.


• Çocuklara isimleri ile seslenmek onun için çok önemlidir. Aşkım, birtanem gibi kelimeler kullanmayınız.

Bahsedilen önemli maddeler eşliğinde çocuklara daha saygılı davranmaya başlamalıyız ve kesinlikle onların da özel alanlarının olduğunu onlara hissettirmeliyiz. Bilindiği üzere ülkemizde cinsel tacize uğrayan çocuklarda ortaya çıkan üzücü sonuç çocuğun kendini koruyamamasıdır. Bunun en büyük sebebi ise mahremiyet konusunda çocukların saygı sınırlarını tanımamasıdır.
           Unutulmamalıdır ki insan hissettiği kadar yaşayabilmektedir. Bırakın çocuklar kendini ve özel biri olduklarını hissetsin ve kendilerini koruyabilsin.

MAHREMİYET EĞİTİMİ VERİRKEN SİZLERE YARDIMCI OLACAK KİTAP ÖNERİLERİ


• Anne Ben Nereden Geldim?      (Pedegog Ali ÇANKIRILI)


• Ben Nereden Geldim? Miniklerin Dünyası (Sergi Camara &Teresa Herrero, Altın Kitaplar)


• Sır Versem Saklar Mısın? (Jennifer Moore Mallinos- Redhouse Kidz Yayınları)


• Bedenim Bana Ait (Pro Familia, Gergedan Çocuk)


• Kiko ve El


• Cinsel eğitim öyküleri (yaşam yanardağ çelik /net çocuk )


• Hoşgeldim Kapsamlı cinsellik eğitimi( Rayka kumru /hep kitap)